Eşiyle alay etmek boşanma sebebi

T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2012/22401 K. 2013/8209 T. 25.3.2013

• ORTAK HAYATIN TEMELİNDEN SARSILMASI ( Davalı Kadının Eşinin Ameliyatları Sırasında Eşiyle Yeterince İlgilenmediği/Müşterek Çocukları İhmal Etmek Suretiyle Birlik Görevlerini Yerine Getirmediği – Evliliğin Devamına İmkan Bırakmayacak Nitelikte Bir Geçimsizliğin Mevcut ve Sabit Olduğu )
• EVLİLİĞİN DEVAMINA İMKAN BIRAKMAYACAK NİTELİKTE GEÇİMSİZLİK ( Ortak Hayatın Temelinden Sarsılması – Davalı Kadının Eşinin Ameliyatları Sırasında Eşiyle Yeterince İlgilenmediği/Eşinin Fiziksel Özrünü Alay Konusu Yaptığı – Eşleri Birlikte Yaşamaya Zorlamanın Artık Kanunen Mümkün Görülmediği )
• BOŞANMA DAVASI ( Davalı Kadının Eşinin Ameliyatları Sırasında Eşiyle Yeterince İlgilenmediği/Eşinin Fiziksel Özrünü Alay Konusu Yaptığı Davacı Kocanın da Ailesiyle Birlikte Eşine Fiziksel Şiddet Uygulayıp Evden Kovduğu – Davanın Reddinin İsabetsiz Olduğu )
• TEDBİR NAFAKASI ( Boşanma Davası – Davacı Kocanın Ailesiyle Birlikte Eşine Fiziksel Şiddet Uygulayıp Evden Kovduğu/Tarafların Ekonomik ve Sosyal Durumları da Gözetilerek Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Davalı Kadın Yararına Uygun Miktarda Tedbir Nafakasına Hükmedilmesi Gerektiği )
4721/m.166/1,169,185/3,186/3
ÖZET : Davalı kadının eşinin ameliyatları sırasında eşiyle yeterince ilgilenmediği, müşterek çocukları ihmal etmek suretiyle birlik görevlerini yerine getirmediği, eşinin fiziksel özrünü alay konusu yaptığı; davacı kocanın da ailesiyle birlikte eşine fiziksel şiddet uygulayıp evden kovduğu, eşini istemediği söylediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinde sarsacak derecede ve evliliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilmesi gerekir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine , malların yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden almak zorundadır. O halde; tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı ( koca ) tarafından; tümü yönünden, davalı ( kadın ) tarafından ise; tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Davacı kocanın temyizine hasren yapılan incelemede;

Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davalı kadının eşinin ameliyatları sırasında eşiyle yeterince ilgilenmediği, müşterek çocukları ihmal etmek suretiyle birlik görevlerini yerine getirmediği, eşinin fiziksel özrünü alay konusu yaptığı; davacı kocanın da ailesiyle birlikte eşine fiziksel şiddet uygulayıp evden kovduğu, eşini istemediği söylediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinde sarsacak derecede ve evliliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya ( TMK. md.166/1 ) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.

2- Davalı kadının temyizine hasren yapılan incelemede;

Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına ( TMK. md.186/1 ), geçimine ( TMK md.185/3 ), malların yönetimine ( TMK. m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215 ) ve çocukların bakım ve korunmasına ( TMK. m.185/2 ) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden ( resen ) almak zorundadır ( TMK. m.169 ). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple davacı koca yararına, 2.bentte gösterilen sebeple davalı kadın yararına BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

Yorum bırakın

Ankara Danışma / Randevu : 0533 483 9313