Nişanın Haksız Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat

Nişanın haksız olarak bozulması kişilik hakkının ihlali anlamına gelir ve manevi tazmini gerektirir.

Konu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 121. maddede şu şekilde hükme bağlanmıştır:

“Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.”

Belirtmeliyiz ki; manevi tazminat isteme hakkı maddi tazminattan farklı olarak yalnıza kusursuz nişanlıya tanınmıştır. Nişanlının ana ve babası ve onun gibi davranan kişilerin bu tazminatı isteme hakkı bulunmamaktadır.

Manevi tazminat istemenin şartları:

Her bozulan nişan nedeniyle manevi tazminat istenmesi mümkün değildir. Nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istenebilmesinin bazı şartları vardır. Bunlar:

1.Nişanlılık bozma ile sona erdirilmiş olmalıdır.

2.Tazminat isteyen nişanlının kişilik hakkı bir zarara uğramış olmalıdır.

3.Davalının kusurlu olması gerekir.

Nişanın bozulmasından dolayı kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan ( nişanlıdan ) manevi tazminat olarak uygun bir miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Üzüntü duymak başlı başına manevi tazminatı gerektirmez.

Nişan bozma nedeniyle manevi tazminat talep edebilmek için, kişilik haklarının ihlali, terkedilen nişanlının şeref ve namus duygularının yaralanmış olması veya çevresine karşı küçük düşmüş, itibarının zedelenmiş olması gerekir.

Manevi tazminatının miktarını olayın özelliklerine tarafların durumuna göre hakim belirler.

Nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat isteme hakkı kullanılmadan kişi ölmüşse, bu isteğini sağlığında ifade etmiş olması şartına bağlı olarak mirasçılarına geçer.

Bunun yanı sıra karşı taraf tazminat ödemeyi kabul etmişse, tazminat hakkı kişi varlığından çıkarak bir mal varlığı değeri olur ve artık hak sahibi tarafından üçüncü kişilere devredilebilir bir nitelik kazanır.

Yorum bırakın

Ankara Danışma / Randevu : 0533 483 9313