Velayet Davası

velayet avukatı ankara
Avukat Yasin Girgin

Velayet davası nedir?

Velayet davası, ebeveynler arasındaki çocuğun bakımı, eğitimi, sağlığı ve genel refahının belirlenmesi amacıyla mahkeme kararıyla yapılan hukuki bir süreçtir. Bu süreç, ebeveynlerin çocukları üzerindeki hakları ve sorumlulukları düzenleyen bir mahkeme kararı alınmadan önceki belirsizlikleri gidermeyi hedefler. Velayet davası genellikle boşanma veya ayrılık durumlarında ortaya çıkar, ancak evli olmayan ebeveynler arasında da yaşanabilir.

Velayet davası, çocuğun en iyi çıkarlarını korumayı amaçlar. Mahkeme, ebeveynlerin çocuklarına karşı sorumluluklarını belirlerken çocuğun güvenliği, refahı, eğitimi ve genel gelişimi gibi faktörleri göz önünde bulundurur. Velayetin belirlenmesi sürecinde mahkeme, ebeveynlerin fiziksel ve duygusal sağlıklarını, iş ve ikamet durumlarını, geçmiş ebeveynlik deneyimlerini ve çocuğun tercihlerini değerlendirir.

Velayet davası genellikle iki temel türde gerçekleşir: tek taraflı velayet ve ortak velayet. Tek taraflı velayet durumunda, mahkeme çocuğun yalnızca bir ebeveynin bakımına teslim edilmesine karar verir. Ortak velayet ise ebeveynler arasında çocuğun bakımı ve karar alma süreçlerinin paylaşılmasını içerir. Ortak velayet, ebeveynlerin birlikte çalışmalarını ve çocuğun her iki ebeveyniyle düzenli temasını sürdürmelerini teşvik eder.

Velayet davası süreci genellikle ebeveynlerin bir anlaşmazlığa düştüğü durumlarda başlar. Ebeveynler, mahkeme kararı olmaksızın çocuğun bakımı konusunda anlaşmazlık yaşarlarsa, mahkeme devreye girer. Tarafların avukatları, mahkeme sürecinde deliller sunar ve mahkeme, çocuğun en iyi çıkarlarını korumak için adil bir karar vermeye çalışır.

Velayet davası süreci genellikle duygusal ve hukuki zorluklar içerir ve çocuğun çıkarlarını en iyi şekilde koruma amacı taşır. Mahkeme, taraflar arasında adil bir denge kurmaya çalışırken çocuğun sağlıklı bir çevrede büyümesini sağlama sorumluluğunu üstlenir.

velayet davası nasıl açılır
velayet davası nasıl açılır

Velayet davası nasıl açılır?

Velayet davası nasıl açılır sorusuna cevap verilmeden önce bir ilkeye dikkat edilmesi gerekir:

Velayet ve kişisel ilişki düzenlenirken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun “üstün yararı” (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme md.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b) dır.

Velayet düzenlemesinde, çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise, çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Çocuğun bu konulardaki üstün yararını belirlerken çocuk yetişkin biri olsaydı, kendisini ilgilendiren bir olayda, kendi yararı için ne gibi bir karar verebilecekti ise, çocuk için karar makamındaki kişinin de aynı yönde vermesi gereken karar yani çocuğun farazi düşüncesi esas alınacaktır. Velayet davası nasıl açılır sorusunun cevabı çocuğun üstün yararını belirlemekten geçer: Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir.

Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, re’sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir.

Tarafların davayı kabulü de tek başına hukuki sonuç doğurmaz.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür.

Velayet davası nasıl açılır sorusunun cevabı için öncelikle yukarıda belirttiğimiz ilkeler gözönünde bulundurulur. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, resen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir.

Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir.

Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir.

velayet davası yetkili mahkeme
velayet davası yetkili mahkeme

Velayet davası yetkili mahkeme

Bir velayet davası açılırken birden fazla mahkemeden hangisinin yetkili olacağı konusu kafa karıştırabilir. Örneğin boşanma davası sonucunda çocuğun velayeti anneye bırakılmıştır. Anne, Sivas’ta oturmaktadır. Baba ise, annenin, çocuğun okul kaydını yaptırarak kendisine bırakıp gittiğini, velayet sorumluluğunu yerine getirmediğini, resmi olarak çocuğun velayeti annede olduğu için resmi ve gayri resmi kurumlarda mağdur olduğunu belirterek velayetin değiştirilmesi davası açmak istemektedir. Baba, Ankara’da ikamet etmektedir. Bu durumda, babanın başvurduğu velayet avukatı, velayetin değişikliği davasını annenin ikametgahı olan Sivas aile mahkemesinde mi yoksa babanın ikametgahının bulunduğu Ankara aile mahkemesinde mi açmalıdır? Velayet davası yetkili mahkeme bu iki mahkemeden hangisidir?

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu “velayetin kaldırılması, eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin iadesine” ilişkin davaları çekişmesiz yargı işi kabul etmiştir (md. 382/2-b-13)

Aynı Kanununun 384/1. maddesine göre de, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işlerinde talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir.

Bu madde gereğince velayet avukatı, babanın yerleşim yeri olan Ankara’yı velayet davası yetkili mahkeme olarak belirleyerek, velayete ilişkin davasını burada açmalıdır.

Ancak, Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.” Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Yine, aynı Kanunun 21. maddesine göre, velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır.

Bu madde gereğince velayet avukatı, velayet davası yetkili mahkeme olarak annenin ikametgahı olan Sivas aile mahkemesi’ni belirlemeli ve davayı bu mahkemede açmalıdır, yani velayet avukatı davayı yanlış olarak Ankara aile mahkemesinde açarsa yetki itirazı ile karşılaşabilecektir. (5. Hukuk Dairesi 2022/30 E. , 2022/1398 K.)

Velayet davası ne kadar sürer

Velayet davası aile mahkemelerinde açılmaktadır. 2022 yılında Ankara aile mahkemelerinde açılan velayet davaları için şu süreleri belirtebiliriz:

  • Ankara 2. Aile Mahkemesi’nde açılan kişisel ilişki davaları ortalama 892 günde tamamlanmıştır.
  • Ankara 3. Aile Mahkemesi’nde görülen velayetin değiştirilmesi davaları ortalama 313 günde karara bağlanmıştır.
  • Ankara 4. Aile Mahkemesi’nde görülen velayet davaları ortalama 250 günde sonuca bağlanmıştır.
  • Ankara 6.Aile Mahkemesi’nde takip edilen çocukla kişisel ilişki kurulması davaları ortalama 375 günde bitirilmektedir.
  • Ankara 7.Aile Mahkemesi’ne tevzi edilmiş velayetin değiştirilmesi davaları ortalama olarak 291 gün sürmektedir.
  • Ankara 8.Aile Mahkemesi’ne düşen velayetin değiştirilmesi davalarında karar verilmesi ortalama olarak 355 günü bulmaktadır.
  • Ankara 9.Aile Mahkemesi’nde görülen valeyet davaları ortalama olarak 360 günde karara bağlanmıştır.
  • Ankara 10.Aile Mahkemesi’nde hakim önüne sunulan velayetin değiştirilmesi davaları ortalama 380 günde karara bağlanmaktadır.
  • Ankara 11. Aile Mahkemesi’ne tevzi olunan velayetin değiştirilmesi davaları ortalama 275 gün içinde sonuçlanmaktadır.

Yukarıda görüldüğü üzere, velayet davası ne kadar sürer sorusunun cevabı, hangi mahkemeye düşeceğine, bu mahkemenin iş yoğunluğuna, hakimin, taraf avukatlarının mesleki mazeret verip vermeyeceğine, tanıkların zamanında dinlenip dinlenmeyeceğine, duruşmaların adli tatile denk gelip gelmeyeceğine göre değişmektedir. Ankara aile mahkemelerinde açılan velayetin değiştirilmesi davaları ortalama olarak 250 ila 375 günde tamamlanmaktadır. Velayet davası ne kadar sürer sorusunun cevabı ortalama olarak bu şekilde değerlendirilebilir.

Velayet davası istinaf süresi

Velayet davası istinaf süresi Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre belirlenir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’muz dar istinaf sistemini benimsemiştir. Gerçekten istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı tutulması, bölge adliye mahkemesinde yapılan istinaf incelemesinde kural olarak re’sen göz önünde tutulacak olanlar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen savunmaların dinlenmemesi ve yeni delillere dayanılamaması ve bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp dosyayı bu mahkemeye geri göndermek konusunda geniş bir yetkiye sahip olması dar istinaf sistemine ait özelliklerdir.

6100 sayılı HMK madde 341. maddeye göre ilk derece mahkemelerinin nihai kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilebilir.

İstinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödendiği sonradan anlaşılırsa kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması gerekir. Bu eksiklik giderilmezse başvurudan vazgeçilmiş sayılır.

HMK 345. maddeye göre velayet davası istinaf süresi iki haftadır. Velayet davası istinaf süresi, mahkeme kararının usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar. İstinaf dilekçesi velayet davası istinaf süresi geçtikten sonra verilir ya da kesin bir karara ilişkin olursa kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir. Bu ret kararına karşı da bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir.

İstinaf dilekçesi kararı veren mahkemece karşı tarafa tebliğ olunur. Karşı taraf tebliğden itibaren iki hafta içinde bu dilekçeye cevap verebilir.

İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı olmasa veya velayet davası istinaf süresi geçmiş olsa bile vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir, buna katılma yolu ile istinaf yoluna başvurma adı verilir.

Taraflar, mahkeme kararının kendilerine tebliğinden önce, istinaf yoluna başvurma hakkından feragat edemez.

“Bölge adliye mahkemesince, elektronik ortamda yapılan tebligatlarda, tebligatın muhatap tarafından açılıp okunması halinde; istinaf süresinin o tarihten başlayacağından bahisle kadın vekilinin istinaf başvurusunun, kanuni süre geçtikten sonra yapılması nedeniyle, 6100 sayılı HMK 352. maddesi gereğince istinaf isteminin usulden reddine karar verilmiş, verilen karar kadın vekilince temyiz edilmiştir.
Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin 9/6 maddesi gereğince; “Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.” Buna göre; davalı kadının vekilinin elektronik posta hesabına 17/01/2019 tarihinde konulmuş olan mahkeme kararına karşı istinaf itirazı için iki haftalık yasal istinaf süresi 22.01.2019 tarihinde başlamış sayılmakla, 04/02/2019 tarihinde yapılan başvurunun süresinde sayılması gerekirken, hatalı değerlendirme ile istinaf başvurusunun kanuni süre geçtikten sonra yapıldığı kabul edilerek usulden red kararı verilmesi doğru görülmemiş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere bozmayı gerektirmiştir.” 2. Hukuk Dairesi 2020/4705 E. , 2020/5976 K.

Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç).

Ancak, bir davanın eki niteliğindeki istemlerle ilgili hükümler asıl davanın bağlı olduğu kanun yoluna bağlıdır. Boşanma davaları ile ilgili kararlar yönünden temyiz yolu açık olduğuna göre, bu davanın eki niteliğindeki velâyet ile ilgili karar için de temyiz yolu açıktır. 2. Hukuk Dairesi 2021/8618 E. , 2021/9257 K.

Sıkça sorulan sorular:

  • aldatan anneye velayet verilir mi
  • anne evlenirse velayet babaya verilir mi
  • annenin ölümü halinde velayet
  • babaya velayet nasıl verilir
  • cezaevindeki babanın velayet hakkı
  • dede velayet davası açabilir mi
  • evi terk eden anneye velayet verilir mi
  • geliri olmayan anneye velayet verilir mi
  • çalışan anneye velayet verilir mi
  • nafaka ödemeyen babaya velayet verilir mi
Ankara Danışma / Randevu : 0533 483 9313