BOŞANMA PROTOKOLÜ

T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2008/5574 K. 2009/8213 T. 29.4.2009

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı Zeynep vekili tarafından davalı Mehmet aleyhine 7/6/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, ayrıca hükümde tarafların müşterek çocukları Alper’e 5402 sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununun 1l/b maddesi uyarınca koruma kurulunca yardım ve koruma hizmetleri alanında yardımda bulunulması için karar kesinleştiğinde bir suretinin Kartal Denetimli Serbestlik Kuruluna gönderilmesine karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece küçük Alper’e yardım ve koruma hizmetleri alanında yardımda bulunulması kararı verilmesi nedeniyle, Kartal Cumhuriyet Başsavcılığı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğünce Kartal 1. Aile Mahkemesine gönderilen 6/9/2007 tarih ve ÇDS 2007/4785 sayılı yazı ile küçük hakkında uygulanması istenen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin açıkça belirtilmesinin istendiği, mahkemece bu hususun açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmıştır.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/son maddesinde “Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi” öngörülmüştür.

Diğer taraftan, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5. maddesinde korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında alınabilecek koruyucu ve destekleyici tedbirler sayılmıştır.

Mahkemece verilen hükümde Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce küçüğe yapılacak yardımın ne olduğu, niteliği ve süresi konularında herhangi bir açıklamaya yer verilmeksizin infazda şüphe ve tereddüde yol açacak şekilde yardımda bulunulmasına dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 29.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.

avukat, avukat ankara, boşanma avukatı

Yorum bırakın

Ankara Danışma / Randevu : 0533 483 9313