İnternette kendini bekar olarak tanıtmak boşanma sebebidir

2. Hukuk Dairesi 2011/20057 E.  ,  2012/15965 K.

MAHKEMESİ :Karşıyaka 3. Aile Mahkemesi
TARİHİ :28.7.2011
NUMARASI :Esas no:2011/12 Karar no:2011/700

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı koca tarafından; kendisinin reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı kadın tarafından ise, boşanma davasının kabulü ve hükmün diğer fer’ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece davalı kadın ağır kusurlu kabul edilerek boşanma kararı verilmiş ise de, yapılan araştırma ve toplanan delillerden davacı kocanın internette kendisini bekar olarak tanıtarak bir başka kadınla görüşmek suretiyle güven sarsıcı davranışlar içine girdiği, kayınpederine boşanmak istediğini söyleyerek eşini baba evine bırakmak suretiyle birlikte yaşamaktan kaçındığı; buna karşılık davalı kadının da

birlik görevlerini ihmal ettiği, davacı eşine ağır sözlerle hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliği temelinden sarsıldığından, boşanma kararı verilmesi doğru olmakla birlikte; boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gereklidir. Hal böyle iken; davalının ağır kusurlu kabul edilmesi doğru değil ise de; davalının davacı ile aynı oranda kusurlu olduğu gerçekleştiğine göre, verilen boşanma kararı bu sebeple sonucu itibarıyla doğru olup; davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/son maddesi uyarınca boşanmaya ilişkin hükmün kusura ilişkin gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiş ve bu duruma bağlı olarak da davacı kocanın tüm, davalı kadının ise aşağıdaki bendin dışında kalan diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.

Kocanın internette kendisini bekar olarak tanıtarak başka bir kadınla görüşmesi güven kırıcı davranıştır.

2-Davalı kadının boşanmaya neden olan olaylarda daha ağır kusurlu olduğu gerçekleşmediğine göre; hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuş; bozmayı gerektirmiştir.
3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK.m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışındaki temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ve boşanma hükmünün kusur belirlemesine ilişkin gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davalıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.06.2012 (salı)

Ankara Danışma / Randevu : 0533 483 9313